İnsan Hakları Günü, İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin kabul edildiği yıl olan 1948’den bu yana her 10 Aralık’ta kutlanmaktadır.
İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin hazırlanması 29 Nisan 1946 tarihinde, İnsan Hakları Komisyonu’nun kurulmasıyla başlamıştır.
Komisyon 18 devletin temsilcisinden oluşuyordu ve bu temsilci devletler arasında kapitalist, sosyalist sistemlerden ve islam ülkelerinden temsilciler de bulunuyordu. Ayrıca komisyon bünyesinde farklı coğrafyalardan, etnik kökenlerden, dini inançlardan ve felsefi görüşlerden 80 uzman da yer alıyordu.
Bildirinin ilk resmi taslağını Fransa Temsilcisi ve Anayasa Hukukçusu Profesör Rene Cassin hazırlamıştı. (Cassin daha sonra 1968 yılında Nobel Barış Ödülü’nü aldı.)
İnsan Hakları Evrensel Bildirisi, tüm insanlara tanınan hakların evrensel olduğuna ve bu hakların eşit ve devir kabul edilemez olarak hürriyetin, adaletin ve dünya barışının temeli olduğuna dayanan bir giriş ve 30 maddelik bir bildirgeden oluşarak 10 Aralık 1948’de Fransa’nın başkenti Paris’te toplanan BM Genel Kurulu’nda kabul ve ilan edildi.
Bildiriyi kabul eden ülkelerden biri olan Türkiye, Evrensel Bildiri’yi Bakanlar Kurulu kararı ile Resmi Gazete’nin 27 Mayıs 1949 tarihli sayısında yayımladı. 18 Mayıs 1954 tarihi itibariyle de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ülkemizde yürürlüğe girmiştir.
1954 yılından bu yana, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamında ülkemizde 2994 dava uygulanmış ve sonuçlanmıştır.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 4 Aralık 1950 tarihinde 10 Aralık gününü İnsan Hakları Günü olarak ilan etti. 1987 yılında da İnsan Hakları Derneği yaptıkları bir basın açıklamasıyla 10 Aralık’tan itibaren başlayarak o haftayı İnsan Hakları Haftası olarak kutladı ve bu gelenek halen devam ediyor.
İnsan Hakları Beyannamesi, 30 maddeden meydana gelmektedir. Beyannamenin önemli maddelerinden bazıları şunlardır:
- Bütün insanlar hür ve eşit doğarlar.
- Her kişinin fikir, vicdan ve din hürriyeti vardır.
- Herkes ırk, cins, dil ve düşünce farkı gözetmeksizin insan hak ve hürriyetlerine sahiptir.
- Hiç kimse kölelik ve kulluk altında yaşamaya zorlanamaz.
- Hiç kimseye insanlık dışı, haysiyet kırıcı cezalar uygulanamaz.
- Her insan eğitim hakkından yararlanabilir.
- Hiç kimse keyfi olarak tutuklanamaz.
- Herkesin çalışma, işini serbestçe seçme, iyi şartlarda çalışma ve işsizlikten korunma hakkı vardır.