OGGUSTO Sürdürülebilir Yaşam Editörü Zeynep Özar Berksü’nün hazırladığı rapor, 2025 yılında sanata yön verecek gelişmeleri ele alıyor. Raporun özetini idemahaber olarak okuyucularımız için derledik.
Sanat dünyası, toplumsal değişimlerin hızla şekillendiği, kültürel dinamiklerin birbirine karıştığı ve küresel pazarların yeni yükselen güçlerle şekillendiği bir döneme girdi. 2025 yılı itibarıyla, sanat trend raporları, sanatın nasıl şekilleneceğini anlamak için kritik bir kaynak olarak öne çıkıyor.
Yerel Kimlikler Evrensel Sahnelerde Buluşuyor
Dijital sanat eserleri, coğrafi sınırları aşarak evrensel bir sanat pazarının oluşmasını sağlıyor. 2025 yılında da bu trendin daha da yaygınlaşarak sanat dünyasını dönüştürmesi bekleniyor. Yerel kimliklerin korunması ve benzersizliklerinin vurgulanması isteği, güçlü bir şekilde devam edecek. 2025 yılında, yerel geleneklerin küresel platformlarda yeniden yorumlanması, yerelleşme ve küreselleşme arasındaki dengeyi daha görünür kılacak.
Yerel hikayeler ve mitolojiler, 2025 yılı itibarıyla küresel sanat sahnesinde daha fazla yer bulabilecek.
Sanat: Toplumsal ve Politik Yansımaların Yeni Rotası
Toplumsal ve politik temalar, hem sanatçıların bireysel duyarlılıkları hem de toplumların öncelikleri doğrultusunda şekillenerek her yıl farklı yönlerde çeşitleniyor.
Dünyada sosyal adalet ve aktivizm, pandemi sonrası dönemin etkileri, politik otoriterlik ve direniş, sağlık ve ruhsal iyi oluş gibi temalar ön plana çıkıyor. Kapsayıcılık, toplumsal cinsiyet eşitliği ve LGBTQ hakları gibi sosyal adalet başlıklarının güçlü bir şekilde ifade edildiği eğilimlerin önümüzdeki yıllarda da devam etmesi bekleniyor.
Toplumsal ve politik konuların sanat üzerindeki etkilerinin yanı sıra, jeopolitik gerilimlerin sanat piyasasını da doğrudan etkilediği görülüyor.
Ekonomik ve siyasi koşulların olumsuz etkilerine rağmen, üst gelir segmentinde gelir artışı devam ediyor. Bununla birlikte, jeopolitik istikrarsızlık, artan faiz oranları ve inatla yüksek seyreden enflasyon, üst segmentte daha seçici alımlara yol açıyor.
Teknolojinin Sanat Dünyasına Verdiği Güç ve Yarattığı Tehlikeler Sorgulanıyor
Yapay zekanın (YZ) giderek yükseldiği bir dönemde, sanat ve bilimin buluşturulması etkinliklerinde yalnızca birkaç etkinlik internet veya YZ insan yaratıcılığı üzerindeki etkisi gibi dijitalin acil sorunlarını konu alıyor.
Sanat piyasasında YZ’nın etkisine dair araştırmalar, koleksiyonerler arasında çeşitli endişelere yol açıyor. X kuşağı koleksiyonerlerin %60’ı yüksek endişe taşırken, Y kuşağındaki koleksiyonerlerde bu oran %40’a düşüyor. Z kuşağı arasında, YZ’nın koleksiyon ve satın alma kararlarını etkilemesi konusundaki endişe ise daha düşük bir seviyede seyrediyor.
NFT Eserlerin Popülaritesi Gittikçe Düşüyor
Dijital sanat, 2025 yılı itibarıyla sanat dünyasında hala önemli bir yere sahip olsa da, geçtiğimiz yıllarda yaşanan değişim, bu alanda belirgin bir düşüşü gözler önüne seriyor.
Bu düşüş, özellikle NFT satışlarındaki azalmayla paralel bir eğilim izliyor.
Dijital Sanatın Coğrafi Dağılımı Değişiyor
Dijital sanat pazarındaki daralma, belirli coğrafi bölgelerde de kendini gösteriyor. Özellikle Fransa, İsviçre, Japonya, Singapur ve Brezilya gibi ülkelerde dijital sanat, koleksiyonlarda en düşük seviyelere ulaşmışken, Tayvan üç yıl üst üste dijital sanatın en yüksek payına sahip olmaya devam etti ancak o da düşüş yaşadı.
Genç Alıcılar Dijital Sanatta Farklı Bir Yönelimi Benimsiyor
Genç alıcılar, dijital sanat eserlerinde X Kuşağı’na göre daha fazla harcama yaparken, özellikle Milenyum Kuşağı dijital sanat alımına liderlik etti. Bununla birlikte, Z Kuşağı, dijital sanata olan ilgisinin azaldığını gösterdi. Öte yandan, Boomer kuşağının dijital sanata olan ilgisi ortalamanın üzerine yükseldi.
Ekolojik Krizlere Yanıt Arayışı
Dünyada yaşanan jeopolitik çekişmelerden ekonomik sıkıntılara ve artan servet eşitsizliğine kadar uzanan krizin arkasında, iklim değişikliklerinin getirdiği ekolojik bir yıkımın etkili olduğu düşünülüyor.
Sanat eserleri, dünya çapında bir protesto aracı olarak kullanılmaya devam ediyor. Protestocular, dünyanın içinde bulunduğu ekolojik ve toplumsal krizlere dikkat çekmek amacıyla tablolara yönelik sıra dışı yöntemlerle tepkilerini dile getiriyor.
Asyanın Sanat Piyasasındaki Etkisi Artıyor
Yapılan araştırmalar, Asya’daki sanat piyasasının Avrupa’dan daha güçlü ve yaratıcılıkla dolu olduğunu gösteriyor. Asyalı koleksiyonerler, gelişim aşamasındaki sanat piyasasının hızla değişen dinamiklerine uyum sağlıyor.
Ekonomik dalgalanmalara rağmen, sanata olan talep artmaya devam ediyor. Bu talep, doğrudan işlemlerden ziyade koleksiyonculuktaki gelişen tutumlardan etkileniyor. Çin’in büyük şehirlerinden Hong Kong’a kadar genişleyen bölgelerde sanata yönelik destek ve canlılık gözlemleniyor.
COMMENTS