IDEMAHABER olarak dünyanın ve Türkiye’nin her geçen gün gündemine daha fazla giren iklim krizi ile ilgili farklı kaynaklardan yararlanarak hazırladığımız dosyamızı siz değerli okurlarımızla paylaşıyoruz.
İklim krizi ya da diğer adıyla küresel ısınma, yıllardır herkesin dikkatinde olan bir sorundur. Fosil yakıtlar ve sanayileşme sebebiyle artan karbon emisyonu (sera gazı) bu durumun başlıca sebeplerinden biridir. Dolaylı olarak da, bilinçsiz su kullanımı, evsel ve fabrika atıklarının uygun olarak geri dönüştürülmemesi, bunlar nedeniyle toprak, hava ve su kirliliği diğer sebepler arasında sayılabilir. Atmosfer olmasaydı, Dünya’daki yüzey sıcaklığı en az 3 derece daha fazla olurdu.
IPCC (BM Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli)’nin hazırlamış olduğu rapora göre, Dünya yüzeyinin ortalama sıcaklığı 2036’ya kadar 2 derece artabilir; bu derece de kötü sonuçlardan kaçınmak için üst sınırdır. Kyoto ve Paris Anlaşmaları ile birlikte, petrol ve kömür gibi fosil yakıtların kullanımının en aza indirilmesi, endüstri nedeniyle oluşan karbon ve metan emisyonunun yeniden düzenlenmesi, yenilenebilir enerjilerin kullanılması ve atmosfere salınan sera gazının %5’e çekilmesi yürürlüğe girmiştir.
Türkiye, bu protokolleri imzalamış ve 2030 yılında yenilenebilir enerji kapasitesini %30’a çıkarmayı hedeflemiştir. 2000’lerin başından beri su kaynaklarının temizlik ve kapasitesi, 2010’larda kimyasal atık yönetiminin, hava kalitesinin ve istilacı tür sorununun yeniden düzenlenmesi gibi projelerde yer almıştır.
Fakat IPCC’nin 2014 raporuna göre, 1970-2010 arasında karbon emisyonu istikrarlı bir şekilde artmaya devam etmiştir ve ülkeler ekonomik büyümeyi öncelik hâline getirmiştir. Bunların yaklaşık %78’i fosil yakıt kullanımı ve sanayi faaliyetlerinden kaynaklanmıştır. 2015 İklim Değişikliği Değerlendirme raporunda, küresel ısınma etkilerinin zaten şimdiden başladığı, buzulların eridiği ve okyanusların ısındığı, özellikle kıyı şehirlerinde (Türkiye’nin 3 kıyı bölgesi de dâhil olmak üzere) 50 cm gibi bir su seviyesi artışının oradaki yaşamı imkânsız hale getirebileceği gibi kanaatler yer aldı.
AFP (Agence France-Presse) tarafından kamuoyu ile paylaşılan Haziran 2021 IPCC raporu ise, daha kötü senaryoları içermektedir. Büyük çaplı canlı yok oluşları (yılda 200 türün neslinin tükendiği hesaba katılarak), deniz seviyesinin yükselmesi, sıcaklıkların daha da artması, salgın hastalıklar gibi, şu anki koronavirüs pandemisiyle birlikte artık olağanüstü olmayan durumların değerlendirme raporunda geçtiği kaydedildi.
Türkiye %1.3’lük yıllık sera gazı etkisiyle 13. Sırada ve riskli olarak sınıflandırılan bir ülke. Aynı zamanda su fakiri olan Türkiye, Meke Gölünün kurumasıyla birlikte ilk çölüne sahip oldu. Son 50 yılda 36 gölün kurumasıyla birlikte, Burdur, Seyfe, Akşehir ve Marmara Gölü gibi narin ekosistemlere ev sahipliği yapan göller de ya kuruma tehdidi altında ya da tamamen kurumak üzere. Şu anda yeraltı sularının da tehdit altında olmasıyla beraber, planlanabilecek en makul proje denizlerden yer altına su aktarımı.
Bunun yanında artan sel ve heyelan felaketleri, tarımsal hastalıklar ve böcek istilaları gibi durumlar da Türkiye’de olağan hâle geldi. 200 yıl önce 200 afet yaşanıyorsa, şimdilerde yılda 800 kadar afet yaşanmaktadır. Düşen yağmurların kütlelerinin artması ve bu kütlelerin artık neredeyse günlük olarak düşmesi sebebiyle, özellikle Marmara, Akdeniz ve Karadeniz kıyı bölgelerinde ve Ankara gibi karasal şehirlerde, her yağışta sel tehdidi söz konusudur.
Kaynakça
BM İklim Raporu. (2021, Haziran 26). Gıdahattı: https://www.gidahatti.com/bm-iklim-raporu-sizdi-kiyamet-cok-yakin-187412/
Fasıl 27: Çevre ve İklim Değişikliği. (2021, Mart 11). https://ab.gov.tr/p.php?e=92
Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) Tarafından “İklim Değişikliği 2014: İklim Değişikliğini Azaltım” Raporu. (2014, Nisan 15). Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı: https://iklim.csb.gov.tr/hukumetlerarasi-iklim-degisikligi-paneli-ipcc-tarafindan-iklim-degisikligi-2014-iklim-degisikligini-azaltim-raporu-yayinlamistir-haber-12744
İklim Değişikliğinde Türkiye . (2015, Eylül 11). Gıdahattı: https://www.gidahatti.com/iklim-degisikliginde-turkiye-icin-senaryo-kotu-13365/
Türkiye’nin Kuruyan Gölleri. (2019, Aralık 3). TRT Haber: https://www.trthaber.com/haber/turkiye/turkiyenin-kuruyan-golleri-444292.html
COMMENTS