Christina Koch ve Jessica Meir, Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki hatalı cihazı onararak tarihe adlarını yazdırmalarından hemen önce tarihte bir ilke daha imza atarak yalnızca kadınlardan oluşan bir ekiple uzay yürüyüşü gerçekleştirdiler.
Bu 2 NASA astronotu, Uluslararası Uzay İstasyonu’nun hava kilidi operasyonunun ilk yarısında, hatalı bir güç kontrol ünitesini değiştirmekle görevlendirilmişti. Ancak görev gereği astronot jargonunda ekstra bir araç etkinliği olarak tanımlanan uzay yürüyüşü gerçekleştirmeleri de istendi. Uluslararası Uzay İstasyonu’nda gerekli uzay giysisinden sadece bir adet olması ise yürüyüşün planlanan tarihten yedi ay sonra gerçekleşmesine neden oldu. Dünya’dan uzaya geçtiğimiz ay ikinci bir uzay giysisi gönderildi ve tarihte bir ilk resmen gerçekleşti.
Koch, uzay yürüyüşünden önce: “Yaptıklarımızın tarihsel açıdan oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Geçmişe baktığımızda, kadınların her zaman bu kadar aktif olamadıklarını görüyoruz. Herkesin bir rolü olduğu ve tüm katkıların kabul edildiği bir zamanda, uzay programına katkıda bulunmak harika bir duygu. Bu da başarı şansımızın artmasına neden oluyor.” ifadelerinde bulundu.
Mart ayından beri Uluslararası Uzay İstasyonu’nda bulunan astronotlar, beş buçuk saatlik bir uzay yürüyüşü gerçekleştirdiler ve kask kameraları ile canlı yayın yaptılar. Yeni donanımı taşımak ve takmak için özenli bir operasyon yürüten ekip, Dünya’dan 418 km. yükseklikte görevlerini gerçekleştirdiler. Yürüyüşün ardından güç ünitesinin neden arızalandığını görmek ve Dünya’ya götürmek üzere üniteyi Uluslararası Uzay İstasyonu’nun içine taşıdılar.
2010 yılında Uluslararası Uzay İstasyonu Expedition 24 ekibinin bir parçası olarak üç uzay yürüyüşü tamamlayan NASA astronotu Tracy Caldwell Dyson, bu görev hakkında şu açıklamalarda bulundu: “Bu önemli olay kesinlikle kutlanmaya değer ancak bu gibi görevlerin artık sıradanlaşmasını olmasını bekliyoruz.”
40 yaşındaki Koch, Şubat ayına kadar Uluslararası Uzay İstasyonu’nda kalacak ve toplam kalış zamanını 328 güne çıkararak, bir kadının tek seferde en uzun süre uzayda kalış rekoruna (Scott Kelly – 340 gün) çok yaklaşacak.
Araştırmacılar, uzay uçuşunun Koch’un vücudu üzerindeki etkisine ilişkin kapsamlı biyomedikal veriler topluyorlar. Bu zamana kadar elde edilen verilerin çoğu erkek astronotlara ait. Ancak bir uzay ortamına verilen tepkilerde cinsiyetlere göre farklılıklar olduğuna dair kanıtlar mevcut. Bir araştırma; kalp ve damar ile ilgili bir sorun olan “ortostatik hipotansiyon” sonucu baygınlık yaşama ihtimalinin kadınlarda daha yüksek olduğunu gösteriyor. Uzay uçuşundan kaynaklanan nöro-oküler sendromun neden olduğu görme değişikliklerine ise erkeklerde daha çok rastlanıyor.