Doris Kim Sung’un “Thermobimetal” adını verdiği akıllı malzeme, ısıya tepki olarak şekil değiştirebiliyor. Thermobimetal ile ters gölgelendirme uygulanmış binalar artık enerjiye ihtiyaç duymadan soğutulabilecek!
Mimar Doris Sung’un icadı olan pencere gölgelendirme sistemi, normal bir panjur gibi gözüküyor. Ancak metal parçalar güneş ışığında esneyerek bir alana ne kadar ışık ve sıcaklığın girebileceğini ayarlayabiliyor. Metal parçalar eğilerek hareket edebiliyorlar ve ışığı engelleyebiliyorlar.
Güney Kaliforniya Üniversitesi’nin Mimarlık Fakültesi’nde görev yapan Sung, binaların ısıtılmasından ve soğutulmasından kaynaklanan fosil yakıt emisyonlarını azaltmak amacıyla yıllardır bu proje üzerinde çalışıyor. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki enerji tüketiminin %38’ini konutlar ve ticari binalar oluştururken bu sayının %9’luk bir kısmı soğutma işlemine gidiyor. Otomobiller ve kömürle çalışan fabrikalar hakkında çok fazla çalışmanın mevcut olduğunu belirten Sung, mimarlığın birçok sektörden daha fazla enerji tükettiğinin altını çiziyor. Pencere gölgelendirme sistemi ise Sung’un araştırmaları sonucunda üretilen ilk ürün oldu. Prototip aşamasındaki ürünün üretimine önümüzdeki yıl içerisinde başlanacak.
Pencere gölgelendirme sistemi, standart çift camlı bir pencerelerin boşluğuna konulacak. Sung, sistemin birçok yönü nedeniyle yerden tavana pencereli olan tipik ofislerde kullanılması gerektiğini savunuyor ancak bu şekilde koruyucu kaplamaların daha yararlı olacağını belirtiyor.
“Binaların içindeyken tam bir görüşe sahip olduğunuzu düşünseniz bile aslında tüm gün dışarıya güneş gözlüğü takmış gibi bakıyorsunuz.” ifadelerini kullanan Doris Sung, pencere gölgelendirme sistemi sayesinde yüksek bir renk spektrumunun elde edilebileceğini ve görünümün yaklaşık %70’inin korunabileceğini açıkladı. Sistem aynı zamanda doğal bir gün ışığı da sunuyor.
Binaların dış görünüşleri kişilik kazanacak!
Pencere gölgelendirme sisteminin genel olarak sağlıklı sonuçlar yaratacağına inanılıyor ancak bazı çalışanlar, hareket eden metalleri rahatsız edici veya dikkat dağıtıcı bulabilir. Bu nedenle bir ofis binasında test edildikten sonra olumsuz tepkilerin ortaya çıkıp çıkmayacağı büyük bir merak konusu olarak yer alıyor. Doris Sung hepsine ek olarak sistemi “canlı” olarak değerlendirdiğini belirtiyor. Sadece biyolojikal bir şekilde göründüğü ve hareket ettiği için değil, kendi aklı olduğuna inandığını açıklıyor.
“Mimarlar için yeni bir sorumluluk var, artık bir binanın haritalandırılması yapılırken ona kişilik katabileceğimizi düşünüyorum. Ben sistemle birlikte hissedebiliyorum. Sizlere rahatsız edici, güzel ya da mutlu bir bina tasarlayabilirim. Dış cephelerin hareket etmesini sağlayarak onlara duygusal ifadeler katabiliriz. İnsanların sanki binalar yaşıyormuş gibi tepki vermesini sağlayabiliriz.” ifadelerinde bulundu.