Dünya Bankası geçtiğimiz son 35 yıl için küresel yoksulluk sınırı belirleyerek, dünya aşırı yoksulluk sınırının altında yaşayan bireylerin sayısı hakkında bir tespitte bulundu. 2015’te 700 milyondan fazla insan günlük 1.90 dolardan daha az bir miktar ile geçimini sağlamak zorunda kaldı.
Dünya Bankası ekonomistleri tarafından belirlenen seviyeler ve yoksulluk sınırları bir noktada metodolojik anlamda ve ihtiyaçlar bakımından sorunlar oluşturmaya başladı. Yoksulluk sınırını her dönem veya yıl belirlerken belli bir metodolojiye bağlı kalarak sabitlemek ve değişimi gözlemlemek bir hayli önemli olsa da, her gün değişen para birimleri ve değerleri, ekonomideki dalgalanmalar ve ülke bazındaki alım gücü farklılıkları tek bir perspektiften yoksulluk sınırı belirlemede bazı sorunlar oluşmasına sebep oluyordu.
Küresel düzeyde belirlenen kalkınma hedefleri ve yoksulluğu ortadan kaldırma alt hedefleri belirli kısıtlamalardan ve ölçümlerden oluşuyordu. Fakat her yıl değişen para birimi değerleri ve ülkelerin ekonomi verileri, bu hedefin de revizyonunu gerektirdiğinden, yapılması gereken zorunlu değişiklikler her durumda eleştiriye maruz kalıyordu. Dünya Bankası Araştırma Direktörü Aslı Demirgüç Kunt ise bu konuda şu açıklamalarda bulundu: “Yoksulluk sınırını düşüyor dediğimizde, insanlar bunun bizim kendi başarımızı öne çıkarmak için ayarlandığını söyleyerek bizi suçlamaktalar, diğer bir durum ise yoksulluk sınırı hakkında değerler yükseliyor dediğimiz zaman ise sayıları yüksek gösterdiğimiz için bizi hile yapmakla ile suçluyorlar.”
Dünya Bankası Araştırma Departmanı Danışmanı ve takım yöneticisi Francisco Ferreira ise şunları söyledi: “ Yoksulluk sınırını güncellemek sorumlu olan takım yapılan güncellemelerde şeffaflık getirilmesi ve her süreçte detaylı bir şekilde metodoloji seçimlerinin ve veri sınırlamalarının açıklanması çok önemli.”
Küresel yoksulluk sınırının ölçümünde ülkeler arasında tutarlılık göstermesini sağlayacak bir kriter belirlenmesi gerekiyordu. Üstelik bu kriter belirlendikten sonra, yıldan yıla ve ülkeler arası oluşan ekonomik değişimler günlük fiyatlara ve ekonomik verilere uyum sağlayacak şekilde uyarlanmasını da gerektiriyordu. 2008-2015 yılları arasında belirlenen yoksulluk sınırı 1.25 dolardı. Fakat 2014 yılında Alım Gücü Paritesi (PPP) dönüşüm kuralları gereği 2011 yılı için yeniden düzenleme ihtiyacı duymuştu. PPP değişim oranları malların ve hizmetlerin fiyatları ile ilgili ülke bazında karşılaştırma yapılmasında belirleyici bir etken oluyor. Çünkü dolar olarak belirlenen sınır Hindistan’ın Rupisi ile değerlendirildiğinde Hintli bireyler için farklı bir alım gücü anlamı taşıyor. Aynı şekilde Ganalı bireyler 1.90 dolar olarak belirlenen günlük yaşama alt limiti Gana Cedis’i ile daha az değer taşıyan bir alım gücüne çevrilmiş oluyor. Bu sebeple tüm ülkeler için uygulanan ve belirlenen limitler para birimlerinin değişiminden dolayı alım gücünü de direk olarak etkilemektedir.