Sharq Forum tarafından, ‘Türkiye’deki Suriyeliler – Entegrasyon Ekonomisi’ Raporu yayınlandı.
Al-Sharq (Kuveyt) vatandaşlarının sosyal ve ekonomik refahını gözetmek üzere uzun vadeli politik stratejiler oluşturmayı hedefleyen Sharq Forum, bu ay Türkiye’deki Suriyeliler – Entegrasyon Ekonomisi Raporunu yayınladı.
Timur Kaymaz ve Omar Kadkoy’un birlikte derlediği rapor; 2016 yılının, 65 milyon insan sayısıyla dünyanın en fazla göç verdiği yıl ve Türkiye’nin ise 2.7 milyon sayı ile (Türkiye toplam nüfusunun %3.5’i) küresel çapta en fazla Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapan ülke olduğunu açıklıyor.
Bu kapsamda raporda, ‘ev sahipliği edilen’ çerçevesinden çıkılarak ‘dahil edilen/bütünleştirilen’ çerçevesine geçmeye başlayan Türkiye ekonomisinde; söz konusu topluluğun ülke ekonomisi ve toplumuna entegrasyonunun sağlanması, ülkedeki orta ve uzun vadeli planlamaların Suriyelilerin Türkiye ekonomisindeki aktif rolü gözetilerek yapılması gerekliliğine vurgu yapılıyor.
Raporda öne çıkan bulgular ise şu yönde: “Suriyelilere ev sahipliği yapan Türkiye”den “Suriyeliler kendi hayatlarını geçindiriyorlar” durumuna geçildi; 2016’nın ilk çeyreğinde Türkiye ekonomisi, çoğunlukla maaş artışları ve Suriyeli mültecilere bağlı olarak %4.8 büyüdü; Suriyelilerin topluma entegrasyonunda kamu ve özel sektör işbirliği sayesinde orta ve uzun vadeli başarı sağlanabilecektir; göç yollarında yapılan anket çalışmaları, mültecilerin %30’unun Almanya’nın ortalama eğitim seviyesinden (üniversite) daha yüksek olduğu tespit edildi; 2011-2015 yılları arasında 7700 Suriyeli vatandaşa çalışma izni verildi; 2016 yılının ilk yarısında ise 5500 kadar çalışma izni sağlandı; Suriyeli vatandaşların çoğunluğu Türkiye’nin en yüksek işsizlik oranına sahip bölgelerinde ikamet ediyor; Suriyelilerin girişimciliği konusuna henüz derinlemesine inilmediği görülüyor; 2015 yılında %15.1 oranında Gaziantep’te yeni kurulan işletmelerin Suriyeli ortakları olduğu ve bu oranın Kilis’te %35, Mersin’de ise %15 arttığı tespit edildi; Suriyeli iş adamları Türkiye’ye göç ettiklerinde iletişim ağlarını da beraberlerinde getirdiler; Suriye krizinin bu altıncı yılında, uluslararası projelerin hala mikro seviyede kaldıkları görülüyor; ve uzun vadeli gelecek planları hazırlarken halihazırda büyük eksiklerin olduğu veri alanında kapsamlı çalışmalar yapılması gerekiyor.
İngilizce olarak yayınlanan raporun tümüne buradan erişebilirsiniz.